23.02.2008
Tersane işçileri ölmemek için greve gidiyor
DİSK’e bağlı Limter-İş Sendikası, işçi ölümleriyle gündemden düşmeyen Tuzla tersanelerinde grev kararı aldı. “Bir ayda 6 arkadaşımız öldü, başka çaremiz kalmadı” diyen sendika başkanı Cem Dinç, 27 ve 28 Şubat’ta grev yapacaklarını söyledi.
İSTANBUL - 15 yılda 82 işçinin iş kazası sonucu hayatını kaybettiği Tuzla tersanelerinde işçiler greve hazırlanıyor. DİSK yöneticileri ve bağlı sendikalar 27 Şubat’ta tersanelerde çadır kurup 24 saat oturma grevi yapacak. Grev talepleri arasında tersanelerde, Ağır ve Tehlikeli İşkolu Yönetmeliği’nin uygulanması, günlük çalışma saatinin 7.5 saat olarak acilen hayata geçirilmesi, sigortaların, alınan ücret üzerinden ana firma tarafından tam ödenmesi gibi başlıklar yer alıyor. NTVMSNBC’ye konuşan Limter-İş Sendikası Başkanı Cem Dinç, “Tersane işçileri de ‘artık yeter’ demek gerektiğini biliyorlar. Tuzla’daki işçilerin yüzde 80’inin greve katılmasını bekliyoruz” dedi.
Limter-İş Sendikası Başkanı Cem Dinç, “Greve parlamenterler, uluslararası sendikacılar, ILO temsilcileri, aydınlar, sendikacılar ve sanatçılar katılacak. Biz de bütün tersane işçileri olarak grevde yer alacağız, bütün Tuzla tersanelerindeki işçilere de grev çağrısı yapıyoruz. İşçiler bir ayda 6 arkadaşımızın hayatını kaybettiğini söyleyerek, greve katılacaklarını söylüyorlar” dedi.
ÇADIRLARI KURUP, BİR GÜN OTURACAKLAR
Dinç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu, DİSK konfederasyonunun eylemi ama biz zaten DİSK’e bağlıyız. 24 saatlik bir oturma eylemi olacak. Eylem saat 11.00’de İçmeler tren istasyonundan başlayacak. Sonra yerimize gidip Tuzla tersanelerinde çadırlarımızı kurup, ertesi gün saat 11.00’e kadar çadırlarda oturacağız. Bu zaman diliminde grevimiz sürecek, işi bırakacağız.”
‘TERSANELER BİZİM İÇİN CEHENNEM’
Liman Tersane Gemi Yapım ve Onarım İşçileri Sendikası Limter-İş’ten yapılan grev duyurusunda ise sert ifadeler yer aldı:
“Patronları için sömürü cenneti olan tersaneler, bizim için cehennem. Kuralsızlık diz boyu; en geri yasalar bile uygulanmıyor. Ne işimiz ne canımız güvencede. Yedi ayda 18 işçi arkadaşımız iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Çalışma Bakanı, “sorumluları cezalandırmayan namerttir” dedi, arkasından 4 arkadaşımız daha yaşamını yitirdi. “Bu işi çözeceğiz” diyorlar, çözmüyorlar. “Bakan, iş cinayetlerinden sendikalar da suçludur” diyor. Biz mi almadık iş güvenliği önlemlerini; biz mi sürdük işçileri ölüme?”
‘BU İŞİ YALNIZCA GREV ÇÖZER’
“Bıçak kemiğe dayandı. Artık yeter! Onlarca yıldır mücadele ediyoruz. Ve bugün tersanelerdeki bu cehennemi kimse görmezden gelemiyor. Artık çözüm yaklaştı, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, denetim, eğitim; hiçbiri çözüm değil. İş cinayetlerini üreten kuralsızlığın, taşeronluğun, esnek çalışmanın, dizginsiz sömürünün, kayıtdışı çalıştırmanın önünü yasalar açıyor. Ya bu yasalar yeniden düzenlenir: Taşeronluk sistemini kaldırılır, sigortasız işçi çalıştıran ve gerekli iş güvenliği önlemlerini almayan patronları cezalandırılır ya da ölümler devam eder. Bu işi yalnızca ve yalnızca, insanca yaşam hakkı için birleşmiş tersane işçileri çözecektir. Bu işi grev çözer. Başka yol yok. Taleplerimiz için fiili greve çağırıyoruz tersane işçilerini.”
SENDİKANIN TALEPLERİ NELER?
“Başka sektörlerden ve iş yerlerinden kardeşlerimiz iş cinayetlerine karşı mücadelemizde olduklarını göstermek için tersanelere gelecek” denilen açıklamada grev talepleri şu şekilde sıralandı:
* Tersanelerde, Ağır ve Tehlikeli İşkolu Yönetmeliği uygulansın
* Günlük çalışma saati 7.5 saat olarak acilen hayata geçsin
* Sigortalarımız, aldığımız ücret üzerinden ana firma tarafından tam ödensin
* Ücretlerimizin ödenmesi, ana firma tarafından güvence edilsin
* Sağlıklı barınma evleri, soyunma dolapları, işkoluna uygun kaliteli yemek
* Saat 10.00’da ve 15.00’te çay molası ile sosyal haklarımız eksiksiz verilsin
* Tüm tersanelerde temsilcilik açma olanağı sağlansın.
Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/news/436732.asp
24.02.2008
Devlet Denetleme’de ’Başkan benden deneyimsiz’ istifası
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) Başkanlığı’na, Maliye Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Cemal Boyalı atanınca, kurulun kıdemli üyelerinden Dr. Recep Sanal, bu kişinin kıdemi, birikimi, deneyimi ve yönetim anlayışının kendisinin çok gerisinde olduğunu belirtip, görevden affını istedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Sanal hakkında henüz bir işlem yapmadı. Daha önce kaymakamlık, mülkiye başmüfettişliği görevlerinde bulunan Dr. Recep Sanal’ın Gül’e hitaben yazdığı dilekçesi şöyle:
ŞAHSIMIN ÇOK GERİSİNDE: "Dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel tarafından 2000 yılının ocak ayında Kurul Üyeliği kadrosuna atandım. O tarihten bu yana da söz konusu görevimi tarafsız ve dürüst bir şekilde yürütmekteyim. Gelinen aşamada, boş durumdaki Kurul üyeliklerinden bazılarına atama yapılmış ve yeni Kurul Başkanı da bunlar arasından (2 yıl süreyle) görevlendirilmiştir. Bu kişi; devlet hizmetindeki memuriyet kıdemi, yüksek denetim alanındaki teorik birikimi, yüksek denetime ilişkin uygulama deneyimi, kurumsal yönetim anlayışı gibi çağdaş kamu yönetiminde ve ’yüksek denetimde’ önem taşıyan temel nitelikler açısından şahsımın çok gerisindedir. Bu bakımdan ilgilinin kendi mesleki kıdemine, yüksek denetim alanındaki bilgi düzeyine ve yönetim anlayışına uygun bir heyet ile çalışmasının daha yerinde olacağını değerlendirmekteyim. Devlet Denetleme Kurulu Üyeliği görevimden affımı ve teşkilat bünyesinde durumuma uygun başka bir göreve atanmamı takdir ve tensiplerinize arz ederim."
Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/8299085.asp?gid=196&sz=72163
10.03.2008
BAKAN NAZIM EKREN UYARDI: Cari açık önemli sorun
Ekonominin koordinasyonundan sorumlu Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, ABD’de başlayan ve bütün dünyayı etkisi altına alan dalgalanmadan ekonominin en az etkilenmesi için tedbirlerin alındığını ve olumsuz gelişmelerde gerekli müdahalelerin yapılacağını söyledi. Ekren’in MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’ın soru önergesine verdiği yanıtta ekonomiye ilişkin mesajlar şöyle:
“2007 enflasyonu hedefi aştı. Merkez Bankası açık enflasyon hedeflemesi rejimini uygulamaya devam edecek.
Cari açık ekonominin önemli dengesizliği ve yapısal sorunu. Cari açığı orta vadede yönetilir bir sürece sokacağız, uzun vadede çözüme kavuşturacağız. Bunun için, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına önem vermeye devam edeceğiz. Mali sistemin derinliğini arttıracağız. Kayıtdışılıkla mücadele edeceğiz. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için kömür, hidrolik, nükleer enerji ve enerji verimliğine, tasarrufa önem vereceğiz.
‘Büyümede hedef saptı’
2007’deki iç ve dış piyasalardaki dalgalanmalar büyümeyi olumsuz etkiledi. 2007 yılı büyüme hedefindeki sapmanın nedenleri, ‘kuraklık sonucunda tarımsal üretimde gerileme, sanayi üretimi artışının üçüncü çeyrekte beklentilerin altında kalması ile iç ve dış belirsizlikler’ olarak sıralanabilir. Yüzde 5.5 olan 2008 yılı büyüme hedefi için özel sektör ve yatırımları ile ihracat temel kaynak olacak.
Merkez’e güven
Ekonomik ve finansal dalgalanmaların yaşandığı dönemlerde piyasa beklentilerini doğru bir şekilde yönetebilmek büyük önem taşıyor. Enflasyon hedefiyle uyumlu para politikası, disiplinli bir maliye politikası ve yüzde 5.5’lik faiz dışı fazla hedefinin gerçekleştirilmesi iç ve dış piyasalarda Türkiye ekonomisinin dalgalanmalara karşı direncini arttıracak. Merkez bankamız, uygulayacağı likidite politikasıyla, finans ve reel sektörün olumsuzluklardan en az etkilenmesini sağlayacak.
‘Şoklara dayanacağız’
Mali disiplin sürecek. Kamu net borç stokunun milli gelire oranı yüzde 40’larda tutulacak. Bankacılık sektörünün güçlü finans yapısı sürecek.
Merkez Bankası bağımsız olarak para politikasını uygulamakta, piyasalara anında müdahale imkanı bulunmaktadır. Genç nüfus ve kentleşmenin artmasıyla büyüme potansiyelimiz yüksek seviyede. Ekonomik reformlar ve siyasi istikrara sahibiz. Tedbirlerle ekonomi, 2008 yılı ve sonrasında karşılaşılacak şoklara karşı daha dayanıklı bir durumda olacak.
Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/.......&ver=40
06.04.2008
Devler listesinde 14 Türk şirketi
Forbes dergisi dünyanın en büyük 2 bin şirketini açıkladı. Forbes dergisinin açıkladığı 2 bin şirket arasında, Türkiye’den 14 şirket var. Türkiye’nin en büyüğü Türkiye İş bankası. Onu, Akbank ve Garanti Bankası izliyor.
ANKARA - Dergide yer alan habere göre, listeye giren 60 ülkeden 2 bin şirket gelirleri, karı, varlıkları ve piyasa değerine göre sıralandı. Bu şirketler geçen yıl 30 trilyon dolar gelir yarattı ve 2,4 trilyon kar etti. 119 trilyon dolar varlık ve 39 trilyon dolar piyasa değerine sahip bu şirketler, bütün dünyada 72 milyon kişiye istihdam sağlıyor.
Listeye en fazla şirket ABD’den girerken, Çin, Hindistan ve Brezilya listeye bu yıl daha fazla şirket sokmayı başardı. Hindistan, 2004 yılında listeye 27 şirket sokarken, geçen yıl bu sayı 48’e yükseldi.
Listede bankacılık sektöründe faaliyet gösteren şirket sayısı 315 ile başı çekerken, bunu petrol ve doğal gaz alanında faaliyet gösteren 123 şirket izledi.
DÜNYANIN EN BÜYÜĞÜ HSBC
Listeye göre dünyanın en büyük şirketi, bankacılık sektöründe faaliyet gösteren İngiltere’den HSBC olurken, onu ABD’den General Electric ve Bank Of America takip etti.
LİSTEDEKİ TÜRK ŞİRKETLERİ
Forbes dergisinin açıkladığı listeye göre, Türkiye’den ise 12.89 milyar dolar piyasa değeriyle Türkiye İş Bankası, listede 371’inci sırada yer alıyor.
Türkiye İş Bankasını, 16.26 milyar dolar piyasa değeriyle 384’üncü sırada yer alan Akbank takip ediyor. Garanti Bankası 12.69 milyar dolar piyasa değeriyle listenin 405. sırasında bulunuyor
Listeye giren Türk şirketleri ve piyasa değerleri ise şöyle:
371. sırada Türkiye İş Bankası (12.89 milyar dolar)
384. sırada Akbank (16.26 milyar dolar)
405. sırada Garanti Bankası (12.69 milyar dolar)
605. sırada Koç grubu (6.69 milyar dolar)
690. sırada Sabancı grubu (8.27 milyar dolar)
879. sırada Turkcell (22.03 milyar dolar)
893. sırada Türkiye Halk Bankası (8.07 milyar dolar)
909. sırada Vakıflar Bankası (5.96 milyar dolar)
990. sırada Tüpraş (6.48 milyar dolar)
1185. sırada ENKA (13.85 milyar dolar)
1280. sırada Doğan Holding (1.92 milyar dolar)
1424. sırada Erdemir (6.08 milyar dolar)
1836. sırada Petrol Ofisi (2.36 milyar dolar)
1844. sırada Ford Otomotiv (3.37 milyar dolar)
Kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/news/441723.asp